30 Ekim 2019 Çarşamba

Punto de cruz - kanaviçe havlu,masa örtüsü, dantel dergisi







































Gelinciklerin büyüsü - kanaviçe pano






LEONARDO DA VİNCİ-SON AKŞAM YEMEĞİ


LEONARDO DA VİNCİ-SON AKŞAM YEMEĞİ
Son Akşam Yemeği, Rönesans ressamlarınca çokca işlenen bir konu olmuştur. Bu eserlerin içinde en bilineni Leonardo da Vinci'nin yaptığı resimdir. Resim, Santa Maria Della Grozia Manastırı'nın yemekhanesindedir. İsa ve havarileri akşam yemeği yemektedir. İsa tam ortada oturmaktadır. Diğer figürler üçlü kompozisyonlarla iki yanına sıralanmışlardır. Bu resimde Leonardo, İsa'nın içlerinden birinin kendisine ihanet edeceğini söylediği anda kişilerin yüzündeki dramatik ifadeyi çok iyi yansıtmıştır. İsa'nın arkasındaki pencereden içeri süzülen bir ışık, dikkati İsa'ya çekmektedir.Leonardo Da Vinci'nin “Mona Lisa”dan sonraki en ünlü eseri olan “Son Yemek ya da Son Akşam Yemeği”, 15. yüzyılda (tahmini 1495–1498 yılları arası), Duke Lodovico Sforza'nın isteği üzerine yapılan fresktir. “Altın Oran”ın başarıyla kullanıldığı bir eserdir. Bu fresk, o hayattayken tahrip olmaya başlamıştır ve günümüze kadar da onarılmıştır; ama yanlış müdahaleler de eserin bozulmasını hızlandırmıştır. Bu kadarla anlatılmaması gereken bu şaheser de, “Mona Lisa”dan farksız değildir. Leonardo, bu muhteşem resme başladığında gücünün doruğundaydı.O dönemde Milano dışında bile tanınıyor ve belki de yaşayan en büyük İtalyan sanatçı olarak biliniyordu.Sıradışı üslubu açısından Leonardo, "Son Akşam Yemeği" ile gelenekleri yıkan bir başyapıt üretti. Bu tabloyu Leonardo, yeni bir tarzda, kendi buluşu olarak hazırladığı boyalarla resmetmiştir. Ve ne yazık ki; solmaya, kabarmaya ve dökülüp bozulmaya başlamıştır. Ancak yine de ressam Rafael, bu tabloyu tamamen bozulmadan, kopya etmiş ve böylece onu unutulmaktan kurtarmıştır.Leonardo'nun eserlerini ve özellikle "Gizli­Son Akşam Yemeği: La Çena" adını verdiği en büyük eserini tanımada, onun bu duyguları, birer ipucu olarak anılabilir. Ve belki bu nedenle duygu ve düşüncelerini açıklamak için "Gizli­Son Akşam Yemeği" tablosuna, İsa'yı ön planda resmetmiştir. Ve yine bunun içindir ki, dehasının bütün olanaklarını kullanarak bu tabloyu yaratmıştır.Leonardo'nun resim sanatındaki büyüklüğünü anlamak için her şeyden önce, iki şey üzerinde, evvelâ kompozisyon üzerinde, sonra ışık ve gölge üzerinde durmak lâzımdır. Onun en büyük kompozisyonu Cenacolo (Son Akşam Yemeği) olduğu için bu eserdeki üstünlüğünü belirtmek yeter.Rönesans'la birlikte çizgisellik, yüzeysel üslup anlaşılırlık ve çokluk resimde işlenmiştir. Çizgisel üslup cisimler ve uzayla uğraşır ve üçboyutluluk izlenimi vermek için ışık ve gölgeyi kullanır. Ama çizgi kesin bir sınır olarak üstün, ya da hiç değilse onlara eşit bir yer alır. Rönesans'ta bütün elemanlar tek tek ele alınıp işlenmiştir. Parçalar tek başına ve bütüne karşı sorumludurlar. Leonardo haklı olarak ışık-gölge karşıtlığının babası sayılır ve özellikle onun “Son Akşam Yemeği” Yeniçağ sanatında ilk defa olarak ışık-gölgenin kompozisyon etkenleri olarak büyük çapta kullanıldığı ilk resim olmuştur.Leonardo Da Vinci ilk kez Sfumato (boyalı yüzeyler arasında yumuşak geçiş) kullanılmıştır. Rönesans'ta kapalı üslupla birlikte her şey dengelidir ve geometrik orantı vardır. “16. Yüzyılda resmin kısımları bir merkezi eksen etrafından düzenlenmektedir, ya da eğer bu yoksa, tablonun iki yarısı arasında tam bir denge gözetilmektedir. Örneğin Leonardo'nun İsa'nın son akşam yemeğinde, bir orta figürün ötekilerden ayrılması ve yan grupların dengeli olarak ele alınmasıyla simetrik form gerçekleşmiştir.”
Son Akşam Yemeği Tablosu ve Sembolizm

Son Akşam Yemeği'nde İsa ve Havarileri Kutsal Kase'den şarap içiyorlar ve ekmek yiyorlardı. Ancak resimde kâse ve şaraplı ekmek görülmemesi Hıristiyan dünyasında yıllardır tartışma konusu olmuştur.
Resmin kurgusu büyük bir anakronizm sorununu içinde barındırır. Yaşadığı tarih itibarı ile Hz. İsa ve havarilerinin masada oturarak yemek yemeleri mümkün değildir. Masa etrafına konulan sandalyeler ve bu düzenekte yemek yeme çok sonraki zamanlarda yerleşmiş bir gelenektir.Da Vinci'nin şifresi kitabına göre Hz. İsa'nın solundaki kadın, Magdalalı Meryem'dir ve kalça kısımlarından birleşmişlerdir ikisinin arasında kocaman bir V yani paganların KADIN sembolü bulunmaktadır ve giysileri de birbirlerinin simetrisidir. Ayrıca oluşan v şekli, kutsal kaseyi tanımlamaktadır. Yani kutsal kase, v şeklindeydi. Kitaba göre Hz. İsa'nın Magdalalı Meryem'den çocuğu olmuştur. Yine kitaba göre Magdalalı Meryem, Hz. İsa'nın sağ diğer tarafına geçtiğinde kocaman bir ters V, yani paganların ERKEK sembolü ortaya çıkmaktadır. Yine Dan Brown'un iddiasına göre Leonardo Da Vinci bu yüzden 'İsa'nın Son Akşam Yemeği" tablosunda Magdelena (Mecdelli Meryem)'yı simgelemek için M harfine yer vermiştir.


27 Ekim 2019 Pazar